Bugün Evde Sizi Neler Mutlu Edebilir?

Sıkışık bir otobüs ve trafik, yoğun ve yorucu sıkıcı bir iş günü veya zor sınavlar sizi tüm gün sıktı.

Eve gelip mutlu rahat ve huzurlu olmak hakkınız. Bugün evinizde mutlu olmanın yollarını bulun. Okula veya işe giderken daha eğlenceli yolları seçin. Farklı güzergahlar seçin bazı yerleri yürüyün doğa ortamı görebileceğiniz yerlere geziler düzenleyin. İnsanların yabancılarla iletişimi teması ve diyaloglarının daha kolay ve iyi geçmesi için iyi hissetmeleri ve ulaşımı akıllıca kullanmaları gerekiyor.

İnsanlar günlük yaşamlarında beklemekten yoruldu ve insan ilişkilerine tükenmiş olarak başlıyor. Bu da elbette sıkıntı veriyor verimi önlüyor. Trafiği mümkün olduğunca azaltın kısa ulaşım olanakları yaratın. Toplantı günü yetişme derdine düşmemek için oraya yakın bir yerde kalın. Sakin bir günde çıkıp keyif alarak bir yolculuk yapın ve rahatça gezin. Yakınlarınızla dertlerinizi paylaşın. Birlikte yolculuk ettiğiniz insanlarla trafik üzerine ortak sıkıntılarınızı paylaşın.
Kaynak.haber7

Kalbinizi Korumanın En Etkili Yolları

Izgara biftek ve et diğer pişirme yöntemlerine göre kalp için daha iyidir.

Kırmızı eti azaltın ama yiyeceğiniz zaman ızgarayı tercih edin. Biftek B vitamini, selenyum içerir homosistein düşürür bağışıklığı artırır. Sığır eti seçin.

Korku filmi izleyin. Diğer film ve kitap türlerine göre korku kalbi güçlendirir. Kalbi sıfırlanmış gibi bir hale getirir.

Havuza girin. Yüzme ve yürüyüş gibi yorucu faaliyetler kalbi güçlendirir dinçlik verir. Bu aktivitelerle kalori yakmak kilo vermeyi de hızlandırır. Kalp hastalığı inme oranları da golf yüzme gibi sporlarla oldukça azalır.

Yağlarla ve kolesterolle mücadele edin. Yağ tüketimini azaltın toplam kolesterolü dengede tutun. Bunun için sağlıklı beslenin. Tekli doymamış yağ ve iyi yağ kaynaklarını tüketin.

Günde 20 dakika meditasyon yapın. Anksiyete ve depresyon riskini azaltır. Ruhsal stres koroner hastalıkları getirir bu nedenle ruhumuzu da beslemeliyiz.

Kan sulandırıcı aspirini günlük olarak alın. Kızılcık veya yaban mersini suyu için. %40 oranında kalbi korur. Merdivenleri yürüyerek çıkın.
Kaynak.haber7

Gebelikte Glutensiz Beslenmek, Bebeği Diyabetten Korur mu?

Tip 1 diyabet hastalığı anne karnındaki bebeklerde bile başlayabiliyor.

Bunun için anne adaylarının gebelikte dikkatli beslenmesi ve glutensiz gıdalara yönelmesi gerek. Çünkü gebelikte glutenli gıdalarla beslenen annelerin bebekleri ileride tip 1 diyabet riskini daha fazla taşıyor. Emzirme döneminde de bu böyle. Yani doğumdan sonraki ilk 6 ay emzirirken de glutensiz beslenmek önemli.

Araştırmalar yavru fareler ve anneleri üzerinde denenmiştir ve bu sonuca varılmıştır. Gluten, buğday, arpa, çavdar gibi tahıllarda bulunan bir proteindir. Sindirim sistemi gluteni benimseyemeyebilir bu durumda da tip 1 diyabet oluşabilir. Glutenli beslenme çölyak hastalığının da nedeni.

Bebeklerde çölyak, diyabet ve bazı sorunları önlemek adına gebelikte ve emzirme döneminde buna dikkat etmek gerekir. Pankreas insülin üreten organdır ve bebeğin anne karnındaki gelişiminde beslenmeyle orantılı olarak pankreas bozuklukları başlayabilir. Şeker hastalığı bebekken yerleşirse ileride çok daha kalıcı ve tehlikeli olabilir. Kaynak.7gunsaglik

Kalp Pili Gerçekte Ne İşe Yarıyor?

Kalıcı kalp pili kimlere yerleştirilebilir, ne artıları var ne eksileri var? Kalp pili hakkında geniş bilgiler..

Kalp pili, kalp atım sayısında azalmanın olduğu durumlarda kalbin normal hızlarda atmasını sağlayan cihazlardır. Dakikadaki normal kalp atım sayısı 60-100 olup, kalp hızının aşırı azalması durumunda beyin başta olmak üzere vücuttaki organlara yeterli miktarda kan ve oksijen ulaştırılamaz. Kalp pili sistemi, vücudun gerekli olan kan dolaşımının sağlanması için kalbimizin doğal uyarı sistemine benzer şekilde çalışmaktadır. Kalp pili sistemi uyarı bataryası ve kablo olmak üzere iki parçadan oluşur. Uyarı bataryası; sistemi kontrol eder. Batarya ve elektriksel uyarıyı üreten elektronik devreden oluşmaktadır. Pil kablosu; bataryadan kalbin içine elektriksel sinyali taşır. Kablo sayısı altta yatan ileti sorununun düzeyine göre 1’den 3’e kadar değişebilir. Kalp pili sistemi yerleştirilen kablo sayısına göre 1, 2 ve 3 odacıklı kalp pili olarak adlandırılır.

İhtiyaca göre çalışıyor

İki görevi vardır: uyarma ve algılama. Uyarma; kalp pilinin kablo yardımıyla kalbe elektriksel uyarı göndermesidir. Kalp pili kendi kalp atımımızın kesilmesi, düzensiz olması ve oldukça yavaşlaması durumunda bu elektriksel uyarıları ortaya çıkarır. Algılama; Yalnızca kalp hızının belirlenen sınırın altına düşmesi durumunda elektriksel uyarı oluşturur. Uygun doğal kalp atımı algılandığında elektriksel uyarı oluşturmaz. Yani “ihtiyaca göre” çalışır.

Hangi durumlarda gerekir?

Bazı durumlarda kalp hızı oldukça yavaşlar. Bu “bradikardi” olarak adlandırılır. Bu durum doğal pacemaker olan sinüs nodunun uygun çalışmamasından (Sinüs nod disfonksiyonu) veya “kalp bloku”ndan kaynaklanabilir. Kalp bloku atriyumlar ile ventriküller arasındaki elektriksel ileti yollarındaki problemleri yansıtır. Sinüs nodu tarafından oluşturulan doğal pacemaker uyarıları ventriküllere ya yavaş iletilir ya da iletilemez. Bradikardi sırasında, kalbin odacıkları vücudunuza gerekli miktarda kan sunumunu sağlamada yetersiz sayıda kasılır. Sonuçta,  baş dönmesi, halsizlik, bitkinlik ve bayılma gibi şikayetler ortaya çıkar.

1 gün sonra hayata devam

Kalp pilinin yerleştirilmesi (implantasyonu) sıklığı artan ve operasyon odası veya anjiyografi laboratuvarında yapılan kolay bir prosedürdür. İşlem genellikle 1 saat kadar sürer. Prosedür normalde uyutmayan hafif sakinleştirici ilaç gerektirir. Operasyon yerine (insizyon) lokal olarak uyuşturucu madde enjeksiyonu uygulanır. İmplantasyon sonrası genellikle 1 veya 2 gecelik hastanede yatışı takiben ek sorunlar yoksa eve gönderilebilirsiniz…Kaynak.7gunsaglik

Kadınlarda Göz Kuruluğu İçin Uyarı

Menopoz dönemine giren kadınlarda bazı göz rahatsızlıkları da başlayabilir..

Uzmanlar, göz kuruluğunun menopoz döneminde kadınların %45'inde görülebildiğini belirterek uyarılarda bulundu.

Menopoz döneminin gözyaşını azaltıp göz kuruluğuna neden olabileceğini biliyor muydunuz? Göz kuruluğunun menopoz döneminde kadınların %45'inde görülebildiğini söyleyen göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Emrullah Taşındı, gözyaşı azlığı sorununa erken müdahale edilmediği takdirde ciddi göz sorunlarına ve enfeksiyonlara neden olabileceği konusunda uyardı.

Kadınların korkulu rüyası menopoz, gözyaşını azaltarak, gözde kuruluğa neden oluyor. Kuru göz her yaş grubunu etkileyen bir rahatsızlık olmakla beraber, menopoza bağlı hormonal değişimler sebebiyle genelde kadınlarda daha sık ortaya çıkıyor. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen göz kuruluğu, yaklaşık yüzde 35 oranında gözleniyor. Gözyaşı salgısı, kadınlarda ilerleyen yaşla birlikte azalıyor. Menopozdan itibaren kadınlarda östrojen hormonunun azalmasıyla birlikte gözyaşı üretimi de azalıyor. Altmış beş yaş üstü kadınlarda yaklaşık yüzde 15 oranında gözyaşı kalite bozukluğu görülüyor. 40 yaşın üstündeki kadınlarda daha sık rastlanan göz kuruluğu, hava kirliliğinin yüksek olduğu büyük şehirlerde daha yüksek oranlarda görülüyor.

Göz kuruluğu, özellikle akşam geç saatlerde bulanıklık veya gözlerde yorgunluk ya da sabah uyanınca gözü açmada zorlanma, gözlerde yanma batma şeklinde kendini gösteriyor. Bugün en fazla görülen göz hastalıklarından birinin kuru göz olduğunu ifade eden göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Emrullah Taşındı "Menopozdan sonra gözlerde yanma, batma, kızarma gibi şikâyetlerle ortaya çıkan göz kuruluğunun tedavisinde, yapay gözyaşı damlaları ve gözyaşı salgısını artırıcı ve kuru göze özgü bağışıklık yanıtını baskılayıcı damlalar yanında destekleyici tedaviler de uygulanmaktadır. Diğer taraftan gözyaşı yapımını azaltan ve menopoz döneminde kullanımında artış görülen antidepresan ve antialerjik ilaçların kullanımının azaltılması da önem taşımaktadır" şeklinde bilgi verdi.

SIK SIK GÖZ KIRPIN

Dakikada ortalama 25 defa göz kırpıyoruz. Okurken, bilgisayar kullanırken bu sayı 8'e düşüyor. Eğer gözümüzün yaşı eksilirse veya buharlaşırsa, göz yüzeyimiz kuru iken bu kırpma işlemini yaparsak canımız yanar ve huzursuz oluruz. Kuruluk hafif olduğunda sanki uykumuzu iyi alamamışız gibi bir his, orta şiddette kurulukta, batma, yanma gibi rahatsızlıklar ortaya çıkar. Göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Emrullah Taşındı "Göz kuruluğu sorunu yaşayan kişilerin bol su içmeleri, gözlerini ovalamamaları, ağır makyaj yapmamaları, sigara ve dumandan uzak durmaları gerekiyor. Bunun yanında bilgisayar kullanımını sınırlamak ve gözleri sık kırpmak önemli" şeklinde konuşuyor.

MAKYAJ YAPMA YA DA MAKYAJI TAM SİLEMEME

Makyaj yaparken sıvı kozmetiklerin kullanılmaması, kozmetiklerin iç göz kapağına sürülüp gözle temas etmemesi, mümkün olduğu kadar antialerjik, "water-proof" olarak nitelenen kozmetiklerin kullanılması, kirpik diplerinin tıkanmaması gibi alınabilecek çok sayıda önlem bulunuyor. Gözyaşı kuruluğu olan kişide özellikle kalitesiz rimeller iç kısma sürüldüğünde ve göze kaçtığında, gözyaşı bunu atamıyor. Atamadığı için iritasyon dolaylı olarak artabiliyor. Makyajın çok iyi temizlenmesi ve arkasından suni gözyaşıyla temizlenmesi iritasyon riskini azaltıyor.Kaynak.7gunsaglik

İşi Kaybetme Ölüm Oranını Artırıyor

Drexel Üniversitesi Fen Koleji’nde bir ekonomist ve nüfus sağlığı araştırmacısı tarafından yapılan araştırmalara göre işimizi kaybetmek ölüm riskini artırıyor.

İşe geri dönme ise bu riski azaltıyor. Devlet ve işsizlik oranları durumu karşılaştırılmış ve çalışmada incelenmiştir. Bireyin istihdam durumu ve çevresindeki ekonomik koşullar yaş cinsiyet medeni durum hane geliri sağlık sorunları gibi faktörler baz alınarak incelenmiştir. İş durumlarının kötü gitmesi ve işsizlik, işten çıkarılma ve ayrılma kişi üzerinde olumsuz etkilere sahiptir.

%73 gibi ciddi bir oranda ölüm oranı artıyor. İş kaybına bağlı maddi sıkıntılar ve yaşanan stres ilaç kullanımı intihar durumları bu oranı artırıyor. Ekonomik kriz ortamlarında durgunluk ve piyasa şartlarına ek olarak işten çıkarılma toplumu derinden etkiliyor. Çok çalıştırılan işçiler ve çalışanlar az uyku ile sağlıklarını kaybediyor. Bu da sağlıktan çalıyor ve ömrü kısaltıyor.
Kaynak.haber7

El Sıkışma Yerine Yumruk Dokundurma Daha Hijyenik

Tebrik ve selamlaşma amacıyla tokalaşma bir gelenek haline gelse de uzmanlara göre çok sakıncalı bir durum.

Onun yerine yeni trend yumruk yapıp dıştan tokalaşma daha hijyenik. Tokalaşma mikrop kapmak için çok uygun bir ortam. Hastalık mikropları insandan insana temasla çok rahat geçebiliyor. El temizliğine önem vermek gerek temizlik mendilleri alkollü ve iyi olmalı. Klavye ve benzeri alanlar sıkça dezenfekte edilmeli.

Bakteriyel ve viral iletim çok yaygın ve kolay. Tokalaşma yerine yumruk dokundurma daha hijyenik. E. Coli ve benzeri bakteriler ishal, idrar yolu enfeksiyonları ve solunum yolu hastalıklarına yol açıyor. Ateşli ve ciddi hastalıklar hatta ölüm nedenleri arasında bile var. Bakteriler gıdalarda insan ve hayvanlarda kolayca ürer ve gelişir. %50 oranında mikrop bakteri ve enfeksiyon kapma riskimizi tokalaşarak artırıyoruz.
Kaynak.haber7

Serviks Kanserini Çoğu Zaman Hafife Alıyoruz

ABD’de yapılan bir araştırmaya göre rahim ağzı kanseri olan serviks kanseri yeterince ciddiye alınmıyor.

Yaşlı kadınlarda da görülebilen bu kanser türünün genelde bir yaştan sonra ortaya çıkmayacağı düşünülüyor. 30 ila 65 yaş arası kadınlar yoğun olarak bu sorunu yaşasa da ileri yaşlarda da görülme riski var. Ayrıca 20 yaşlarından itibaren her kadının tarama yaptırması ve konuya önem vermesi gerekiyor çünkü serviks kanserinin yaşı yok.

Her 3 yılda bir rahim ağzı kanseri taraması yaptırılmalı. Genç kadınlarda bu süre 5 yıldır. Ameliyatla rahmin alınması, tümürön temizlenmesi, ilaç ve kemoterapi tedavileri gerekebilir. 65 yaş üzerinde de bu riskler var ve unutmayın ki düzenli kontrollere gidilmeli. Eski yıllara oranla serviks kanserinin görülme yaşı daha büyük bir çevreyi kapsıyor. Genç veya yaşlı diye ayırt etmeden geliyor. Her yaşta bu riski bilmeli ve hastalığı umursamalıyız.Kaynak.7gunsaglik

Meme Kanserinde Tümörü Durduran Etken: Melatonin

Araştırmalara göre meme kanserine sebep olan tümörün büyümesini engelleyen bir etken keşfedildi.

Melatonin hormonunu zaten biliyorduk fakat bu özelliğini bilmiyorduk. Meme kanseri kadınların korkulu rüyası haline geldi. Tümörün ne zaman ortaya çıktığı hiçbir aşamada belli olmayabiliyor. Fakat gelişimini durduran melatonin hormonu ile ilgili çalışmalar umut veriyor. Bu araştırma Detroit Henry Ford Hastanesi'nde yapılmıştır ve PLoS ONE Ocak 2014 sayısında yayınlanmıştır. Melatonin hormonu insan vücudunda doğal haliyle bulunmaktadır.

Ayrıca harici olarak reçetesiz satın alınabilir. İnsanlar genelde jet lag durumu için melatonin alır. Östrojen reseptörü melatonin negatif yani kötü huylu tümörlere maruz kalındığında devreye girer ve büyümesini yayılmasını önler. Melatonin hormonunun antioksidan özellikleri vardır. Sadece meme kanseri değil diğer kanser türlerinde de aynı önleyici etkilere sahiptir. Kanser hücrelerinin ulaşmak istediği kan damarlarının beslenmesi ve gelişmesini önler.Kaynak.7gunsaglik

Sağlıklı Beslenmek Diyabetlilerde Daha Önemli

Diyabet hastalarına sağlıklı yemek hazırlama ve tüketimi eğitimi verildi. Çünkü diyabetlinin beslenmesi çok daha hassas..

Bayındır Hastanesi İçerenköy’de diyabet hastalarının da katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte aşçı ve diyetisyen eşliğinde sağlıklı diyabet yemekleri yapmanın püf noktaları anlatıldı.

Hastanenin konferans salonunda kurulan mutfaktaki

etkinlikte Diyetisyen Ayşe Korkmaz ile aşçı Abdullah Çam, diyabet hastalarıyla birlikte zeytinyağlı pırasa yemeği ve kek yaptı.

Korkmaz, diyabetik beslenme hakkında bilgi vererek, diyabette tedavi kişiye özel olduğu gibi beslenmenin de kişiye özel olması gerektiğini ifade etti.
Diyabetiklerin az ve sık aralıklarla beslenmesi gerektiğine işaret eden Korkmaz, ürünün diyabetik olmasının sınırsız tüketileceği anlamına gelmediğini de ifade etti.
Diyabet hastalarının beslenme programlarını diyetisyen eşliğinde yapmaları gerektiğini de belirten Korkmaz, sağlıklı beslenme ve beslenme çeşitliliği açısından bunun önemli olduğunu vurguladı.

Yemek yapımına yardım eden 15 yıllık diyabet hastası Meral Özgen ve 18 yıllık diyabet hastası Gönül İbrahimoğlu da, zaman zaman yaptıkları diyetten sıkıldıklarını dile getirerek, yemek çeşitliliğini artırmak istediklerini, bugünkü etkinlikle de sağlıklı beslenmeyle ilgili ip uçları aldıklarını söyledi.

Bayındır Hastanesi İçerenköy’de 2 haftada bir gerçekleştirilmesi planlanan etkinliklerde

hamilelere, kilo sorunu olanlara sağlıklı yemek yapmanın püf noktaları anlatılacak.Kaynak.http://www.7gunsaglik.com

Bebeğinizin Geleceği İçin Nelerle Besleniyorsunuz?

Bebeğiniz ve sizin için yani
iki kişilik beslenme diye bir doğru yok. Yani sağlıklı besleneceksiniz fakat iki kişilik yemeyeceksiniz.

Bu aksine sağlıksız bir gebeliğe sebep olur ve bebeği kötü etkiler. Kolay ve sağlıklı beslenme ipuçları..

Folik asit tüketin. B vitamini ve folik asit 400 mg civarında yeterlidir. Omurga ve beyin gelişimi açısından bebeğinizi ilk 3 ayda folik asitle besleyip gelişmesini sağlayın. İlerleyen dönemlerde mg miktarını artırın.

%50 oranında gebe aşırı kilo alıyor. Bunun nedeni de iki kişilik yemeleri ki bu tamamen hatalıdır. Sonuçta diyabet, erken doğum, düşük ve doğum kusurları gelişiyor.

Balık yiyin. Deniz ürünleri ve keten tohumu tüketin. Bebeğin sağlıklı gelişimi için omega 3 ve bu vitaminler gereklidir. Daha iyi görme, hafıza, beyin motor becerileri, beyin gelişimi anlatım becerileri gelişir. Haftada en az 1 kez cıva içeren balığı tüketin.

Alkolden kaçının. Çünkü davranış sorunları, öğrenme güçlüğü , dikkat eksikliği bozukluğu , hiperaktivite ve saldırgan davranışlara neden olabilir.

Yeteri kadar demir tüketin. C vitamini de içerir bebeğe oksijen de taşır.

Kemikler için kalsiyum. Diş ve kemik gelişimi için günlük 1000 mg hedef koyun.

Lifli gıdaları tüketin. Meyve sebze ve tahıllar gebelikte önemlidir.Kaynak.http://www.7gunsaglik.com

Bu Besinler Sperm Kalitesini Artırıyor

Sperm sayısının ve kalitesinin artması bebek sahibi olmak ve cinsel hayatı canlandırmak için mühim..

Hamile kalmak düşündüğünüz kadar kolay olmayabilir Sperm sayısı ve kalitesi de hamile kalmayı etkileyen en önemli faktörlerden biridir. İşte sperm kalitesini ve sayısını arttıran besinler...

1. Kuşkonmaz

Bu ufak yeşil sebze bol miktarda C vitamini içerir. C vitamini spermlerin oksitlenmesini engeller ve testislerdeki hücreleri korur. Ayrıca C vitamini serbest radikalleri engellediğinden vücudunuz hastalıklarla uğraşmak yerine sperm üretimine odaklanabilir.

2. Avokado

E ve B6 vitamini ile bol miktarda folik asit içeren avokado spermlerin yumurtaya nüfuz ederken daha güçlü olmasını sağlar.

3. Muz

Muzun içerisinde bulunan nadir bir enzim seks hormonlarını düzenler.Ayrıca B1, A ve C vitamini ihtiva ettiği için vücudun sperm üretmesini destekler.

4. Kırmızı et

Bol miktarda çinko içeren kırmızı et bu sayede spermlerin dayanıklılığını arttırır.

5. Siyah çikolata

Siyah çikolatanın sperm sayısını 2 katına çıkaran bir aminoasit içerdiği bilinmektedir. Her gün düzenli olarak az miktarda siyah çikolata yiyen erkeklerin daha güçlü orgazm yaşadığı da öne sürülmektedir.

6. Sarımsak

Sarımsak kan akışını hızlandırır. İçeriğindeki "allicin" maddesi cinsel organlara giden kan akışını da hızlandırır ve sperm kalitesini arttırır.

7. Ginseng

Ginsengin libidoyu, cinsel performansı ve testislere kan akışını desteklediği bilinmektedir. Sertleşme bozukluğu sorunu olan 45 erkek ile yapılan araştırmalarda, 16 hafta boyunca ginseng içeren beslenme sonucunda erkeklerin %60'ında sertleşme sorununun azaldığı gözlemlenmiştir.

8. İstiridye

İstiridyenin afrodizyak etkisi olduğu bilinmektedir. Çinko deposu bu deniz canlısı aynı zamanda sperm sayısını da arttırır. İstiridyenin sperm üretimini arttırırken spermdeki hasarı tedavi ettiği de bilinmektedir.

9. Nar

Süper yiyecekler arasında sayılan narın neredeyse her şeye iyi geldiğini biliyoruz. Peki, narın içerisindeki maddelerin spermleri güçlendirdiğini biliyor muydunuz?

10. Ceviz

Cevizin içerisindeki arganin maddesi sperm üretimini destekler ve semen hacmini de arttırır. Ayrıca Omega-3 deposu olan bu yiyecek penise kan akışını da hızlandırır.Kaynak.http://www.7gunsaglik.com