Cilt ve Deri Bakımı Haberleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cilt ve Deri Bakımı Haberleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Selülit İçin Çözümler Ve Tedavi Seçenekleri

Akıllıca egzersiz yapmak ve beslenmek selülitlerden kurtarabilir. Kasların ortaya çıkmasını istiyor ve pütürlü görünümden kurtulmak istiyorsanız bu çözümlere göz atın.

Beslenme konusundan başlayalım. Gıdaları daha çok çiğ yemeye gayret edin. Meyve ve sebzeleri çiğ tüketmeye alışın. Daha çok lifli besin tüketin. Boş kalorili gıdalardan uzak durun.

Tam tahıllı kepekli ürünler yiyin. Ekmek, şeker ve alkol yemeyin. Ekstra kilolarınızı verin. Bu durum selülite neden olmaz fakat daha fazla görünür olmasına neden olur.

Sigarayı bırakın. Cildin kan akımını engeller daha sarkık ve gevşek görünmesini sağlar. Selülit losyonu sürüp masaj yapın. Sıkmadan ovalayarak yumuşak hareketler kullanın.

Retinol krem edinin ve rutin masajlara devam edin. Sıkılaştırıcı kremler cilde iyi gelebilir. %0.3 retinol içeren kremi en az 6 ay kullanın. Cildin dış katmanı kalınlaşarak selülitleri gizler.

Destek çorabı giyilebilir. Tıpkı varis çorabı gibi sarkmayı önleyen düzgünleştirici dar çorapları edinin. Selülitli bölgelere kremle masaj yapıp sıkıca sarın. Lipomassage tekniği ile tedavi kürlerine katılabilirsiniz. Özel cihazlarla çeşitli selülit tedavileri estetik merkezlerinde sizi bekliyor.Kaynak.http://www.7gunsaglik.com

Kuru Cilt Nedenleri Ve Çareleri

Cildimiz dış etkenlere karşı bizi savunan ilk kalkanımızdır. Güneş ve rüzgar gibi nedenlerle kaşıntılı ve kuru bir cildimiz olabilir.

Cildimizi uzun giysi ve kalkanlarla saklamak zorunda değiliz. Pürüzsüz bir cilt için nedenleri bilmek çare bulmayı kolaylaştırır.

Kış havaları. Sıcaklık düşer nem azalır. Kuru hava cildi susuz bırakır. Kaşıntı başlar nemsiz kalır. Evinizde nemlendirici aletleri kullanın. Soğuk havada dışarı çıkmadan atkı ve eldivenle cildinizi koruyun.

Buharlı sağanak. Sıcak ve buharlı bir duş almak size iyi gelse de cildi kurutuyor. Doğal yağları kurutuyor. Ilık bir duş alın ve kısa tutun.

Nem kıran sabunlar. Her sabun aynı değildir. Sert ve faydalı bir kalıp sabun doğal nem dengesini koruyabilir. Kokusuz sabun kullanın, kuru cilt tipine uygun sıvı veya katı sabun önerilir.

Fırçalamak. Cilde sert hareketlerle fırça ve temizlik uygulanmamalı. Sürtünme soyar ve kurutur. Yumuşak bir bez kullanın ve yavaş olun.

Duşta nemi kaybetmeyin. Duştan sonra havluyla vücudunuzu tam olarak kurulamayın biraz da nemli bırakın.

Yaşlanma. Hormon düzeyleri yaşla beraber değişir ve kuruluk görülür. Anti aging özellikteki losyonları gün içinde kullanın.

Tahriş ediciler. Kazak, parfüm vb cildi kurutan etkenleri bırakın. Parfüm ve boya içermeyen ürün etiketlerine bakıp alın.



Sağlığınız. Cilt hastalıkları da ciddi durumlardır başka bir sorunun işareti olabilir. Önce altta yatan sorunu çözmeliyiz.Kaynak.http://www.7gunsaglik.com

Kronik Ürtikere Karşı D Vitamini Desteği

Nebraska Medical Center Üniversitesi araştırmacıları tarafından yapılan bir çalışmaya göre D vitaminin bir yararı daha bulundu.

Kronik ürtiker ya da kurdeşene iyi gelebiliyor. Deride şişme kaşıntı kızarıklık gibi belirtilerle görülen ürtiker alerjil bir cilt hastalığıdır. Aylarca yıllarca ya da daha kısa sürebilir. Alerji astım ve immünoloji bölümü uzmanları bu konuyu incelerken D vitaminin katkıları ortaya çıkmıştır. 2 yıllık çalışma sonucunda kronik ürtiker için tamamlayıcı bir tedavi olan D vitamini ortaya çıkmış, D3 vitamininin reçeteli ilaçlarla takviye olarak verilmesi önerilmiştir.

12 hafta boyunca D3 takviyeleri alan ürtiker hastaları %33 oranında iyileşme göstermiştir. %40 oranına kadar çıkan iyileşme sürecinde alınan miktar da önem taşımıştır. Yan etkileri olmaksınızn uygun dozda iyileşmeler görülmüştür. Alerjik ve bağışıklık sorunu olan ürtiker standart tedavide antihistaminikler ile tedavi ediliyor. Buna ek olarak D vitamini takviyesi iyileşme hızını ve oranını artırıyor.Kaynak.http://www.7gunsaglik.com

Gözaltı Morluklarından ve Torbalarından Kurtulmak

Gözaltı Morluk ve Torbalarına Elveda diyebilmek birçok insanın en büyük hayalidir. Cilt üzerinde mor halkalar şeklinde beliren ve güzelliğimize gölge düşüren gözaltı morluklarının çeşitli nedenleri bulunmaktadır.

Nedenleri:

Stres Uykusuzluk Dengesiz ve düzenli beslenme Çeşitli hastalıklar Kullanılan ilaçların etkisi Kötü alışkanlıklar
Gözaltı morluk ve şişlikleri için yapılması gerekenler Nelerdir?

Gözaltında oluşan morluklar ve halkalar çeşitli tedailer ile ortadan kalkbilmektedir. Bunun yanı sıra düzenli ve sağlıklı yaşam tarzına ayak uydurmak gözaltı morlukluklarından kurtulmanızı sağlar. Evde mutfağınızda bulunan bitkisel ürünler sayesinde de gözaltı morluklarından kurtulabilir onlara elveda diyebilirsiniz Yapmanız gerekenler; yüzükoyun bir şekilde yatarak süt içerisine batırlmış ekmek dilimlerini gözaltlarınıza koyarak 15 dakika bu şekilde bekleyebilir yada çaydanlığınızda kalan çay posasından yararlanarak bir tülpende çay posasını alarak bu posayı yine gözaltlarınızad 15 dakika bekleterek, düzenli bir uygulama sonrası göz torbalarınızdan kurtulabilirsiniz.

Unutmayın tüm hastalıkların tedavisi doğadaki bitkilerde saklıdır. sağlıklı vedengeli bir beslenme şekli ila gözaltı morluklarınıza içten dur diyebilirsiniz.
Kaynak.7gunsaglik

Neden Uçuk Olunur? Uçuk Tedavisi ve Çözümü

Uçuk genellikle ağız çevresinde içinde ve dudaklarda görülür. Genelde ağrılı olarak ortaya çıkar.

Herpes virüsü ile aynı nedenden ortaya çıkar. Birçok faktör tetikleyicisi ve nedeni olabilir.

Çarpmak, ezilmek, stresli ve yorgun hissetmek,
Grip, ateşli hastalıklar, soğuk algınlığı,
Güneşe maruz kalınması,
Gebelik ve adet kanaması gibi hormonal sebepler ve değişiklikleri ile
Kesik, yaralanma, diş sorunları, tıraş olma, ameliyat gibi travmalar uçuk sebebidir.

Tedavisinde bitkisel yöntemler kullanılabilir. Ekinezya, ginseng, mantar, zeytin yaprağı, melisa, çay ağacı yaprağı, karbonat, mısır nişastası, buz ve süt kullanılır.
Kaynak.7gunsaglik

Yanık Nedir? Nasıl Müdahale Edilir?

Gününüz yanık kazaları çok meydana gelmektedir. İşte olsun evde olsun genç yaşlı herkesin basına gelebilmektedir. Yanık vücudumuzda aşırı ısıya maruz kalması sonucu oluşur. Yanıkların 3 derecesi vardır.
 1 derece (yüzeysel ) yanık; Açık bırakılır. Kapalı pansuman yapılmaz. Ağız yoluyla ağrı gidericilere ilaveten yağlı krem ve yatıştırıcı, yumuşatıcı kremler sürülebilir. Antibiyotik verilmez. 7-10 gün içeresinde iyileşirler.( güneş yanığı )
 2 derece (kısmi kat) yanık; Bül denen içi sıvı dolu kesecikler oluşmuştur. Çok ağrılıdır. Ateşle direkt temas, sıcak sıvı veya cisim yanıkları. İlaç tedavisiyle 2-3 hafta içerisinde iyileşir.(kimyasal madde veya güneş yanıkları )
 3 derece (tam kat) yanık; Deri tamamıyla hasar görmüş kemik, kas dokularına ve organlara kadar inmiş yanıklardır. Koyu kahve veya siyah renktedir. Deri kurudur. Doktor kontrolünde tedavisi edilmektedir. (En çok patlama ile oluşmuş yangınlarda ve alevlerle sınırlanmış ortamda kalan kişilerde veya elektrik çarpması)

YANIKTA İLK MÜDAHALE NASIL YAPILIR?
İlk önce yanığın derecesini belirlemek ona göre müdahale etmektir. Birinci derecede yanık ta soğuk suyla 5-10 dk soğutmaktır. İkinci derece yanıklarda yanık bölgeyi soğuk suyla ıslatmak ve ya soğuk suyla dolu kapta bekletmek uygundur. Kol ve bacaklarda yanık varsa kalp seviyesinden yukarıda tutmak gerekir. Varsa takı, giysi ve diğer aksesuarları çıkartmak gerekir. Cilde bulaşmış yağ, gaz gibi yabancı maddeler sabunlu su ile dikkatlice temizlenebilir. Yanık alanı temiz bir örtüyle kapatmalıdır. Üçüncü derece yanıklar da hemen sağlık kuruluşuna başvurulmadır.
SAKIN YAPMAYIN: Asla diş macunu, krem, yağ, salça gibi maddeler sürülmez.
Kaynak.7gunsaglik

Hamilelikte Oluşan Çatlaklar! Nasıl önlenebilir?

Hayatımız boyunca yaşayabileceğimiz en özel duygulardan biri olan hamilelik, 9 ay 10 günlük bir süreci kapsarken bu süreçte vücudumuz üzerinde yaşanan biyolojik ve fiziksel değişikliklere bağlı olarak, özellikle son aylara gelindikçe vücut derisinin açılmasıyla beraber, kol, bacak, göbek, göğüs ve basenlerde çatlaklar meydana gelebilmektedir.

Doğum sonrası süreçte deri üzerinde kötü bir görüntü şeklinde kalan bu çatlaklar, hamilelikle ilgili tek bir kötü anı olarak bir ömür boyu kalmaktadırlar.

Peki, oluşan bu çatlakları önleme adına neler yapılabilir?

Oluşan çatlakları önlemek, ancak tıbbın estetik dalıyla tamamen ortadan kalkabilmektedir. Çatlakların oluştuktan sonra yok edilmesiyle uğraşmak yerine, çatlaklar oluşmadan önce neler yapılması gerektiği konusunda bilgi toplamak ve bu konuda gerekli önlemleri almak gerekmektedir.

Çatlaklar, genişleyen derinin bir süre sonra maksimum sınırına ulaşmasıyla beraber, vücutta bulunan liflerin yırtılmasından dolayı ortaya çıkmaktadır. Yırtılan lifler parlak ve kurşuni bir renk şeklinde vücut üzerinde bulunurken kaşıntı ile kendini belli etmektedir.

Çatlak oluşmasının önüne geçmek için;

İlk aylardan itibaren hekiminizin tavsiye etmiş olduğu E vitamini içerikli, besleyici ve nemlendirici şeklindeki kremlerden düzenli olarak kullanmak gereklidir. Bu kremlerin yanı sıra bebekler için özel olarak üretilmiş olan bebe losyonunu da çatlak oluşumunu önlemek amacıyla her gün vücuda masaj yaparak uygulanmalıdır.

Kimyasal kremlerden yararlanmak istemeyenler için bitkisel yağlar yardımıyla çatlak oluşumu engellenebilir.

Kolayca bulabileceğiniz, badem yağı, zeytinyağı, kakao yağı ve fındık yağı gibi yağlar tüm vücuda sürülerek vücudun esnek bir şekilde açılmasına destek olarak, yırtılmaların dolayısıyla çatlakların önüne kolayca geçilebilir.

Çatlak oluşumunu en aza indirmek hamile olan kişinin beslenme şeklinden de geçmektedir. Bol sıvı tüketimi ve E vitamini içeren besin tüketimi deriyi yağlandırarak çatlak oluşumu azaltan bir durumdur.
Kaynak.7gunsaglik

Cilt Bakımı Konusunda Sık Yapılan 4 Hata

Cildimiz, güzelliğimizi dışa yansıtan en önemli parçamızdır. Genç ve güzel görünmek temiz ve pürüzsüz bir ciltten geçer. Cildimizi temiz tutmanın yolu ise düzenli bir cilt bakımından ileri gelir.

Cilt tipimizi en iyi şekilde tanıyarak, gereken doğrultuda temizlik ve doğru bakımı düzenli olarak uygulamak gereklidir. Bu sayede temiz parlak ve ışıl ışıl pürüzsüz bir cilde sahip olabiliriz.

Bazen cilt bakımı konusunda gereksiz yere uyguladığımız cilt maskeleri, etraftan doğduğumuz cilt tipimize uygun olmayan önerileri uygulayarak, cildimize kötülük edebiliyoruz.

Cilt bakımı konusunda sıklıkla yapılan 4 hata ise;

Cildi sık sık yıkamak:

Cildi temiz olsun diye sık sık yıkamak cilt derisi üzerinde var olan yağ dengesinin bozulmasına sebep olmaktadır. Bunun sonucunda tahriş olmuş ve sorunlu bir cilt haline dönüşebilir.

Ayrıca sıcak su ile cilt yıkamak, yine cilt dengesini bozan en büyük yanlışlardandır. Cildinizi mutlaka Ilık su ile yıkamalısınız.

Sık sık peeling yapmak:

Peeling, cilt gözeneklerini açmaya yarar, cilt bakımı için büyük öneme sahiptir. Ölü deriyi atarak ışıltılı bir cilde sahip olmamızı sağlar. Fakat bu uygulama yine sık sık tekrarlandığında cildin tahriş olmasına ve kızarmasına neden olabilir haftada 2 kez peeling uygulaması en ideal olanıdır.

Havluyla silmek:

Cildimizi her yıkadığımızda hızlıca kurutmak için yukarıdan aşağıya veya aşağıdan yukarıya hareketlerle havluyla kurutmaya çalışırız.

Bu çok yanlış bir harekettir. Cildin sahip olduğu elastikiyeti bozarak, cilt sarkmasına neden olabiliriz. Bunun yerine biraz sabırlı davranarak havluyu dokundurarak cildimizi yavaşça kurutmalıyız.

Cilde Zamansız Nemlendirici sürmek:

Cilt temizliği yapıldıktan sonra cildin kurumasının ardından nemlendirici sürülmeye kalkışılır bu yanlış bir uygulamadır.

Bunun yerine, ıslak cildinize sürmüş olduğunuz nemlendirici, nemi içine daha kolay hapseder, güçlü ve güzel bir cilt görünümüne katkı sağlar.
Kaynak.7gunsaglik